Haramiler

Dr. Topalhocaoğlu'nun cep telefonunu almak için trenden atıp öldürdüğü iddia edilen sabıkalı hırsız müebbetle yargılandığı davadan 3 yıl 4 ay hapis aldı. Ailesi, "İntihar dediler" diyerek tepki gösterdi.

Hesap uzmanı Dr. Erdoğan Topalhocaoğlu'nu, cep telefonunu almak için trenden attığı iddia edilen ve ağırlaştırılmış müebbet istemiyle yargılanan sabıkalı hırsız Osman Temel, sadece "özel beceriyle hırsızlık" suçundan 3 yıl 4 ay hapis cezasına çarptırıldı. Gözyaşına boğulan abla Aysun Bozkurt Topalhocaoğlu'nun "Böyle ceza olur mu? Ağabeyim intihar mı etti?" diye tepki gösterdiği karar, tartışma yarattı. Ceza hukukçusu Prof. Dr. Süheyl Donay, "Kaste yakın taksir var. Adam düşmüş ölmüş, ne delil yetersizliği? Ağır ceza vereceksin ki örnek olsun" dedi. İki yıl önce meydana gelen olayla ilgili İstanbul 2. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen davanın karar duruşmasına tutuksuz sanık Osman Temel katılmadı.

Erdoğan Topalhocaoğlu'nun ablası şikayetçi Aysun Bozkurt Topalhocaoğlu ile duruşmada hazır bulunan avukat Bahri Bayram Belen, "Sanık, Topalhocağlu'nu dövüp iterek ölümüne neden olmuştur. Maktulün eşyaları yağmalandığından, sanığın yağma ve kasten adam öldürmeden cezalandırılmasını talep ediyorum" dedi. Aysun Bozkurt Topalhocaoğlu da mümkün olan en ağır cezanın verilmesini istedi. Sanık avukatı ise müvvekkilinin yağma ve kasten adam öldürme suçunu işlemediğini savundu, "Suçu hırsızlıktır, yağma ve kasten adam öldürmeden beraatine karar verilsin. Hırsızlık suçundan cezalandırılsın" dedi. Mahkeme heyeti, hakkında kasten öldürmekten dava açılsa da suçu sabit olmadığından sanığın beraatine hükmetti. Heyet, yağmalama suçunun vasıf değiştirdiğini, 'halkın yararlanmasına sunulmuş ulaşım araçlarından olan tren vagonunda özel beceriyle hırsızlık' suçunun oluştuğunu belirtti; suçun işleniş şekli ve işlendiği yeri esas alınarak sanığa 4 yıl hapis cezası verdi. Mahkeme, yargılama sürecindeki davranışlarını dikkate alarak sanığın cezasını 3 yıl 4 aya indirdi.

"RESMEN İNTİHAR DEDİLER"
Adliye çıkışı soruları yanıtlayan Aysun Bozkurt Topalhocaoğlu, şunları söyledi: "Resmen 'Kendini attı, intihar etti' diyorlar. Bir insanın hayatının bedeli 3 yıl 4 ay ceza. Sanığın suçu hırsızlıkmış. Başka bir suçu yok! Kardeşimin telefonunu almış, hiç dokunmadan da gitmiş, bu nasıl oluyorsa! Buna kim inanır? Sol gözünde nasıl morluk vardı? Otopsi raporunda darp izi vardı. Kardeşimi olaydan sonra bulanlarla da konuştum, sol gözü kapalıymış. Allah versin cezalarını, belki ilahi adalet daha güçlüdür. Karara itiraz edeceğim."

'AĞIR CEZA VER Kİ ÖRNEK OLSUN'
Kadir Has Üniv. Öğr. Gör. Dr. Süheyl Donay: "Taksirle adam öldürmekten sorumlu tutulmalıydı. Öldürme kastı olmasa bile, maktul onun eyleminden kaynaklı, trenden düşüp öldüğüne göre hiç olmazsa taksirle adam öldürmeden de dava açılmalıydı. Hatta şuurlu, ağırlaşmış, kaste yakın taksirdir. Burada delil yetersizliği olur mu, adam trenden düşmüş, ölmüş. Böyle hafif cezayla geçiştirirsen, o tren yollarında seyahat edenlerin güvenliğini de sağlayamazsın. Bu olayda ağır ceza vereceksin ki örnek olsun."

'PEŞİNDEN KOŞMAMASI GEREKİRDİ'
Eski İstanbul Barosu Başkanı Kazım Kolcuoğlu: "Ölüm olayı ile illiyet bağının kurulması lazım. Mahkeme burada bu bağı kuramamış. Olayda kasti öldürme yok. Ölen kişinin, kapkaççının arkasından koşması gerekmiyordu. İhbar etmesi gerekirdi. Peşinden koştuysa ve sonuçta böyle bir olay meydana geldiyse, sanık yönünden ölümüne sebep oldu demek doğru olmaz. Ölüme sebep olmak ağır bir suçtur. Delil olması gerekir. Delil yoksa şüpheden sanık yararlanır."